Hyundai, yeni projeleriyle havacılık ve uzay sektöründe çığır açmaya hazırlanıyor.
• Ayın yüzeyini keşfetmek isteyen Hyundai, solar şarjlı ve otonom sürüşlü bir ay platformu oluşturacak.
• Metamobilitede hızla yükselen Hyundai, 2027’de fırlatma yeteneğine sahip bir kaşif yaratacak.
Otomotiv endüstrisinde ve özellikle elektrifikasyonda 2030’a kadar liderliği hedefleyen Hyundai Motor Grubu, şimdi de havacılık ve uzay araştırma kuruluşlarıyla birlikte bir ay keşif platformu ve kaşif robotlar geliştirmeye hazırlanıyor. Tarih boyunca insanlığı heyecanlandıran aya yolculuk ve uzay macerası gibi fikirleri daha somut örneklerle desteklemek isteyen Hyundai, ay yüzeyini keşfetmek ve mobilitede daha farklı bir boyuta geçmek için bilimden ve teknolojiden daha fazla yararlanmaya başlıyor.
Kore Astronomi ve Uzay Bilimleri Enstitüsü (KASI), Elektronik ve Telekomünikasyon Araştırma Enstitüsü (ETRI), Kore İnşaat Mühendisliği ve Yapı Teknoloji Enstitüsü (KICT), Kore Havacılık ve Uzay Araştırma Enstitüsü (KARI), Kore Atom Enerjisi Araştırma Enstitüsü (KAERI) ve Kore Otomotiv Teknoloji Enstitüsü (KATECH) gibi havacılık ve uzay sektöründeki araştırma merkezleriyle ortak bir araştırma geliştirme anlaşması imzalayan Hyundai, böylelikle insanlığın bilimden ve teknolojiden daha fazla yararlanmasına katkıda bulunacak. Hyundai Motor Grubu, ortak kuruluşlarla yapılan görüşmelerin ardından ilk uzay keşfini ay yüzeyinde gerçekleştirmeye karar verdi. İlk test ünitesini 2024’ün ikinci yarısında tamamlamayı bekleyen grup, 2027’de de hareket kabiliyetine sahip bir model oluşturmayı hedefliyor. İnsan erişimini ve mobilite deneyimlerinin kapsamını genişletmek isteyen Hyundai, uzayda elde edeceği tüm tecrübeleri hayatın her alanına yaymış olacak.
Koreli kuruluşlarla birlikte ortaklaşa geliştirilecek ay plarformu ve kaşif robotikler, Hyundai Motor Grubu’nun gelişmiş otonom sürüş teknolojilerini, elektrikli motor, yürüyen aksam ve süspansiyonlardan oluşan sürüş sistemini, solar panel ve batarya şarj parçalarını ve aynı zamanda Hyundai Rotem’in geliştirdiği hareketli özel robotunu kullanacak. Platform ve robotikler, ay yüzeyinin koşullarına dayanmak için termal yönetim işlevine ve radyasyon kalkanına sahip olacak. Araştırma ve geliştirme aşamalarından sonra ay yüzeyine yakın bir ortamda test evresine geçecek olan grup, platform ve robotikleri ayın güney kutbuna yakın bir yere indirmeyi planlayacak. Güneş enerjili ve otonom sürüşlü robotikler yaklaşık 70 kg ağırlığında olacak.
Ay yüzeyinin kazılması ve örnek maddelerin alınması için özel hareket mekanizmasına da sahip olacak robotikler, çeşitli bilimsel görevleri yerine getirerek hem havacılık hem de otomotive yön vermiş olacak.